29 Mart 2007

Gariplerin Kitabı - Ian Dallas



İyice biliyorum ki, halkın öğrenim görmesinden sorumlu olanlar –bu sorumluların en yüksek düzeyde, en iyi olanlarından söz ediyorum, en kötülerinden değil- bizzat kendileri baştan aşağı cahildirler. Öğretiyorlar, ama hiçbir şey bilmiyorlar.
Düşünüyorlar, ama akletmiyorlar. Sonu gelmez bir görüşler ve düşünceler ırmağına sahiptirler; cümleleri bitip tükenmez bir biçimde birbirine eklenir ve bunlar anlaşılır, iyi düzenlenmiş cümlelerdir. Hayat onlar için bir muamma ve bir mücadele alanıdır ve ölüm tesadüfî bir sondur. Bunun hiç ama hiçbir istisnası yoktur. Hepsini tanıdım onların, eğer bir teki hayatı tatmış olsaydı, ona katılır, onunla kalır, şöleni paylaşırdım onunla. (s: 38)

Çok sevgili Efendimiz, Kâinatın Kutbu –Allah’ın selamı ve bereketi onun üzerine olsun- şöyle dedi ve Müslim aktarıyor: Bir kardeşinizin yaptığı bir şeyi onun arkasından söylerseniz bu gıybettir ve onun yapmadığı bir şeyi demişseniz ona iftira etmiş olursunuz (s: 48)

Bu akşamlarda ilk keşfettiğim şey insanın yoğunluk kazanmasının insanı sersemletecek kadar olağanüstü bir tabiata sahip oluşuydu. İlk önce, her şeyden kopuyorum, meclise sonradan gelenler, çayın sunuluşu, ufak tefek olaylar, düşlemeler, rahatsızlıklar ve bir yığın değersiz şey benden uzaklaşıyor. Daha sonra kendi düşüncelerimden kopuyorum. Telaşım ve duyusal düzensizliğin ötesinde ve üstünde benim denetimim dışında bir zihni hareket ve salınım başlıyor. Ardından arzu ve irade İsm-i Celîl’i düşünmeye, bilinçli duaya sürüklüyor kişiyi. Bu da insanın kendisiyle barış arasına aşılmaz bir duvar örüyor. Ama kavranılmaz bir durumda barış doğuyor. Beden hareketsiz, zihin yoğunlaşmış ve sabitleşmişken, bir şey bekliyorken ve özlem dondurulmuşken, kelimeler içinde uyumakta ve kelimeler içinde seslenmekteyken yani Yüce Ad’ın insanı taşıdığı bir zamandan sonra ancak ondan sonra bir şahin sessizliği ve çabukluğuyla kalp hayret ve huşu içinde kendinden geçer. (s: 99)

“Tasavvuf, Rabb’i sevmek ve onun yarattığı her şeye karşı yumuşak davranmaktır, böceklere bile.” (s: 110)

(Mütercim: İsmet Özel, Şule Yayınları, 2002, 147 sayfa)


18


KİTABIN ARKA KAPAĞINDAN:

"Kitapları kullanıyorsun. Ama bilgi sahibi değilsin. Şimdi bilgiyi bulacaksın. Seni onun yanına götüreceğim. Senin aradığını içeren bir kitap var. Adı Gariplerin Kitabı. İçinde bu dünya ve sonrasında bilmek istediğin herşey var."
"Gariplerin Kitabı mı?"
Hemencecik birçok soruya hazırlandığımı anlayıp elini dudaklarına götürdü.
"Bulmak ister misin onu?"

1 yorum:

  1. ilginç deneyimleri içeren bir kitap. Kendini birşeyler ararken bulanlar için bir solukta okunabilecek güzel bir eser. Çevremizde olup bitenlere daha dikkatlice bakmamız gerekir.

    YanıtlaSil