27 Ağustos 2013

Âhir Zaman Gülüşleri - Fatma Barbarosoğlu



'Kayınvalide Hikâyeleri' isimli öyküden:

Hayat mücadeleleri anlatılır yeni baştan. Hayat mücadelesi eşittir kayınvalide mücadelesi. Üstelik bağıra çağıra anlatırlar. İki adım ötedeki adamlar duyacak, o kadınların, adı hayat mücadelesi olan kadınların doğurduğu adamlar duyacak, umurlarında bile değil. Tuhaf, adamların da umurunda değil. Allah'tan hiçbirisinin kayınvalidesini tanımıyorum.
Tanımamak için ne emek sarf ettim ama. Ben dövüş sahnesinden muhabbet sahnesine o kadar kolay geçemiyorum çünkü. Kadın hakkında o kadar olumsuz şey duyduktan sonra sanki o lafları ben sarf etmişim gibi utanıyorum arkadaşlarımın kayınvalideleri ile karşılaşınca. Annem "Ha onun ağzı söylemiş, ha senin kulağın dinlemiş hiç fark etmez" derdi. "Sen dinlemesen o söylemeyecekti."
Kadınlarla tanışırken o kadar çok kızarıyorum ki sonunda yalan söylemek zorunda kalıyorum.
"Kızardınız evladım. Hasta mısınız?"
"Hayır efendim. Bizim ailede yüksek tansiyon vardır. Yediklerim biraz fazla geldi herhalde." (S:40-41)


'Çay Bahçesi' isimli öyküden:

Şurada gençler var. Görmeseniz bile o masanın genç bir masa olduğunu anlardınız. Sesleri gür. Kendilerinden başka her şeye ve herkese bigâne tavırlarıyla dünyayı doldurmaya çalışıyorlar. Dolduramayacaklarını bildikleri için seslerinin hacmine sığınıyorlar alabildiğince. Yeni üniversite sınavına girdiler belki. Bir yerleri kazanacaklar mı? Kazansalar ne olacak? Hiç sevmedikleri, sevemeyecekleri ve hayatta asla kullanamayacakları bilgilerin hamalı olacaklar dört yıl. Dört yılın en güzel tarafı hayatı ertelemek. Ertelenen her şey gibi dört yılın sonunda aldıkları okul diploması hayata karışmalarını engelleyen bir muhafız gibi karşılarına dikilecek. Şimdi gülüyorlar. Her biri ayrı koldan şovmen taklidi yapıyor. Bir söyleyip bin gülüyorlar. (s:45)

(Profil Yayıncılık, 125 sayfa, 2012)

beyaz

KİTABIN ARKA KAPAĞINDAN:

Son peygamber, Yaratıcıdan gelen son kitabı kullara ulaştırdıktan sonra, hangi zamanda yaşarsa yaşasın faniler kendi zamanlarını ahir bildiler. "Ahir zamana kaldık" diye dertlenen şairin yaşadığı devrin üzerinden yüzyıllar gelip geçti. Kendini bilen her fani zamanını ahir bildi. Hüznüne tebessüm, tebessüme hüzün ekti. Ahir Zaman Gülüşleri, "Hikaye merhemdir, usul usul geçer yaraların üstünden" diyen sosyolog-hikayeci Fatma Karabıyık Barbarosoğlunun dördüncü hikaye kitabı. Çağdaş hikayenin önde gelen isimlerinden olan Barbarosoğlu, Ahir Zaman Gülüşlerinde değişimin hızı karşısında insan olma cevherini koruma çabası gösteren ahir zaman insanının trajikomik hikayesini usta bir dille sunuyor okuyucularına.

2 yorum:

  1. Uzak Ülke'yi okumuştum yazardan, fena değildi, öykülerine de bakmak lazım :)

    selamlar.

    YanıtlaSil
  2. Hıım, okunacak kitaplardan biri daha belli oldu: Uzak Ülke :)
    Bu arada bloğunu ziyaret ettim de, yüzümde kocaman bir gülümse ile ayrıldım.
    Sizde ne sabır varmış kardeşim demişsin ya üstüme alındım. Kalemine sağlık :)))

    YanıtlaSil