15 Şubat 2009

Yunus Emre - Ahmet Kabaklı



Yunus Emre’nin söze verdiği sonsuz değer vardır ki, edebiyatımızda belki en değerli “söz ” methiyesi ve yine şiir beyannamesi sayılabilir:

Keleci bilen kişinün yüzünü ağ ide bir söz
Sözü bişirüp diyenün işüni sağ ide bir söz

Söz ola kese savaşı söz ola kesdire başı
Söz ola ağulu aşı balıla yağ ede bir söz

Kelecilerün bişirgil yaramazunı şaşargıl
Sözün usıla düşürgil demegil çağ ede bir söz

Gel ahı iy şehriyârı sözümüzü dinle bâri
Hezâran gevher dinârı kara toprağ ede bir söz

Kişi bile söz demini demeye sözün kemini
Bu cihan cehennemini sekiz uçmağ ede bir söz

Yürü yürü yolun ile gafil olma bilin ile
Key sakın key dilin ile canuna dağ ede bir söz

Yunus imdi söz yatından söyle sözü gayretinden
Hey sakın o Şeyh katından seni ırağ ede bir söz

Burada, Kur’an’da olduğu gibi kutsileştirilen sözün pişirilerek, lezzet ile, seçilerek ve çirkinleri atılarak, usulcacık tam zamanında ve yerinde, nifak ve öfke koparmayacak biçimde ve âşıkı (şairi) bilhassa o Şeyh(Allah) katından uzaklaştırmayacak şekilde söylenmesi öğütlenmektedir. Böylece ustaca ve gönülden söyleyebilenin:
Yüzü ak, işi sağ, başı rahat, gönlü ferah olur. Yoksa acı, zehirli, çirkin, sert söz baş kestirebilir, cevheri beş paralık yapabilir, yüreğe yara gibi oturur ve insanı Allah’tan uzaklaştırabilir.

Söze verdiği bu değerdir ki Yunus Emre’nin öğretici(didaktik) mısralarını bile şiir gücüne yükseltmiş, fikirle lirizmi kaynaştırarak kendisini, Türkçenin Mevlânası doruğuna çıkarmış ve kuru mutasavvıflardan ayırmıştır:
İlim, ilim bilmektir ilim kendin bilmektir
Sen kendini bilmezsen ya nice okumaktır
Dört kitabın ma’nisin okudum ezber ettim
Aşka gelince gördüm bir uzun hece imiş

(Türk Edebiyatı Vakfı Yayınları, 2008, 183 sayfa)

13


KİTABIN ARKA KAPAĞINDAN:

Hemen hemen bütün dünya dillerine çevrilmiş olan Yunus Emre’nin şiirleri milyonlarca insanın gönlünü fethetmeye devam ediyor.

Onun şiirleri dün olduğu gibi bugün de sevgiye susamış insanlığı huzur, sükûn ve barış iklimlerine taşıyor. Çünkü Yunus Emre bütün insanlığı Allah sevgisinden hareketle kucaklıyor. Allah aşkıyla çırpınan bir yürekle gönüllere ulaşıyor ve insanların kalplerine insan sevgisini nakşediyor.

Ahmet Kabaklı, yedi asırdır dillerden düşmeyen, hiç eskimeyen, hep yeni kalan Yunus’un sevgi seslenişini yeni bir bakış açısıyla ele alıyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder