05 Ocak 2011
Öğlen Namazına Nasıl Kalkılır? - Bülent Akyürek
Namaz kılmayan birçok insan “Allah affetsin kılmıyorum ama…” diyor.Aman Allah’ım! Bu ne merhamet, bu ne alçak gönüllülük!
“Allah affetsin.” diyerek kendisini anında bağışlayan insan, üç kuruş alacağı için borçlusunu bağışlıyor mu acaba?
Bunu söyleyen insanın kalabalık bir otobüste ayağına basın, anında kıyameti koparacaktır.
Cüretimiz, terbiyesizliğimiz, utanmazlığımız öyle bir aşamaya geldi ki artık Allah’ın yerine de kendimizi bağışlıyoruz! (s:17)
Ateist bir geçmişi olan bu zavallı yazarın (Soldan geldim, otuz beş yıl ateist yaşadım, beş yıldır yarım yamalak Müslüman olmaya çalışıyorum.s:130) tecrübeleri herkese ibret olsun! Kontrolsüzlük hissi acı vericidir… “Beni aklım kontrol ediyor.” dediğinizde, insan aklının geçirdiği evrelere göz atmanız yeterlidir.
Bakın, dünya düzdü yuvarlak oldu! Yuvarlak da değil elipsmiş! Hem Galileo hem de Engizisyon haklı çıktı bu durumda. (s: 28)
Eskiden bir vakit camiye gelmeyen adamın evine sinsice ziyarete gidilerek “Yav korktuk, başında bir iş mi var, hasta mı, sıkıntıda mı, merak ettik…” diye yoklama alınırdı.
Şimdiyse durup dururken camide gördüğümüz bir adamın “Herhalde Allah’a işi düştü!” diye düşünüyoruz. Kıyamet ense kökümüzde haberiniz olsun! (s: 76)
“Nasihat istersen ölüm yeter.” Nasihat almaktan korkuyoruz, çünkü ölümü hatırlayıp kendimize sorular sorduğumuz an kapitalizm çökecek, dünya cennete dönüşecek… Kendini bilen adamlar, gün içinde yirmi kez ölümü hatırlatmayan insanlarla arkadaşlık yapmazlarmış, şimdi bizler; durup dururken ölümü hatırlatıp midemizi bulandıran adamlardan soğuyor, onlarla yan yana gelmemeye çalışıyoruz. Dilinde ölümle gezenler melankoli, depresif damgası yiyor. (s:120-121)
(Fincan Yayınları, 2009, 184 sayfa)
KİTABIN ARKA KAPAĞINDAN:
Daha çok Yılgın Türkler ve İçinizdeki Öküze «Oha» Deyin
kitaplarından tanıdığımız benzersiz üslûbu, yaşayışı, cesareti, sert tavırları ve bağımsız kalemiyle ses getiren, ezberleri bozan Bülent Akyürek`in bu kitabı da çok okunacak, çok tartışılacak...
"Namaz, İslam`ın, Allah`ın emridir. Namazda huzur bulmak ise temennidir, hedeftir, "Huzur bulamıyorum, öyleyse kılmayayım" gibi bahaneler biraz basit kaçmıyor mu? Nefsini ve dünyayı seccadenin bir adım yanına park edip namaz bittikten hemen sonra, onları terlik gibi ayağına takacak ya da baş tacı edeceksen namazında huzur bekleme! Hepimiz, huzura çıkmış huzursuz Müslümanlarız...
Kuran`da Kehf Suresi var ve "Yedi Uyurlar"dan bahsediliyor. Ben, orada onlarla birlikte uyuyan "Kıtmir" adlı köpeğe dikkat çekmek istiyorum. Köpek, Allah`ın emrine uyuyor, işte biz Allah`ın emirlerine karşı köpek olabilirsek "kul" olmuş olacağız. Bir lokma veren adamın peşinden ölene dek giden köpekler; bize hayatı, nimetleri, cenneti sunan Allah`a karşı hepimizden daha sadık davranıyorlar.
İnsanlara bakarak öğrenemediğimiz kulluğu, köpeklere bakarak öğrenmekte gecikmiş sayılmayız!"
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder